maria stezhko
en son ne zaman deliksiz bir uyku çektim?
hatırlamıyorum...
oysa herşey ne de güzel başlıyor..
tam uykum geldiğinde, tam gözüm kapandığında kaçırmadan gidiyorum yatağa...
serin yastığıma boynumu yerleştirip dizlerimi kıvırıyorum, yorganım yanağıma değerken apartmanın, komşuların gürültüleri, mırıltıları arasında uykunun içerisine dalıveriyorum...
ve girdiğim gibi hop uyanıveriyorum gecenin bir yarısı...
gözlerim dur daha uyku bitmedi diyor ama beynim çalışmaya başladı bile...
geçmişten, bugünden görüntüler, anılar geliyor önce...
sonra insanlar , konuşmalar, söylenmiş, söylenmemiş, söylenememiş sözler, sözler, sözler...
bazen öbür yanıma dönüp kovalıyorum herkesi, herşeyi...
bazen bir bakıyorum ki yatağım çok kalabalık olmuş, bana yer kalmamış...
mecburen kalkıyor, yatağı onlara bırakıp salona gidiyorum...
battaniyemi alıp televizyonu açıyorum, kanallar arasından en uyku getirenini seçiyorum..
belgesel kanalları kazanıyor genellikle...
gözüm kapalı uzayın ,okyanusun veya ormanın derinliklerine dalarken beynimdeki sesleri unutuyorum...
ve yatak odasında bıraktığım uyku gelip salonda buluyor beni...
rüyamda yatağıma uzanmış deliksiz uyuyormuşum...
Guzel anlatim
YanıtlaSilsağol dostum, sıra sende..
Silne garip değil mi? bütün o keşmekeşin, hesabı görülmemiş kişilerin, söylenmemiş kelimelerin orda, günün o bölümünde buluşmak üzere sözleşmiş olmaları? insanı çaresiz yakalamanın en iyi yolu mu ne? tam da makine dairesinde her şey lal oluverecekken... :)
YanıtlaSil"tam da makine dairesinde herşey lal oluverecekken" işte tam da bu! teşekkür ederim güzel yorumun için..
Silnevarinsel anlatımlardan bir örnek daha...bayıldım...gelelim uykunun sorunsallağına...çözüm oldukça basit.10 tl ye nerdeyse tüm marketlerde mevcut...arisle denemeye başladığım, kendime de zaman zaman uyguladığım,annem de tavan yapan bu ürünün adı johnnson bedtime baby losyon...pamuk hafifliğinde bir uyku çekme için birebir...adı gibi bedtime diyor, lami cimi yok...denemesi bedava değil ,10 tl...gece gelen düşüncelerle ilgili benim fikrim şu;gündüz ötelediğimiz düşünceler, geceleyin uykunun açık bıraktığı pencereden ya da kapıdan süzülüp usulca yastığımıza bağdaş kurup, intikam alır adeta...n.saydın
YanıtlaSilher zaman farklı,güzel,sıradışı çözüm önerilerin vardır senin ya işte o yanını çok seviyorum,
Silbi blog aç artık noooolur... yazdıkça yazacaksın bak gör...öptüm
Güzel yazıların bir özelliği de, okuyanı kendi gerçekleri ile yüz yüze getirebilmesidir,her gecem benim de böyle,davetsiz misafirler öyle çoğalıyor ki tekme tokat yuvarlıyorlar yatağımdan...çok güzeldi...
YanıtlaSilgece uyandığımda bütün dünya mışıl mışıl uyurken yalnız benim boğuşup durduğumu düşünmeyeceğim artık :)
Sil